top of page
  • Yazarın fotoğrafıİshakEdebiyat

Üç Kısa Öykü- Lydia Davis

Problem

(Toplu Öyküleri- Almost No Memory -1997)

X Y ile birlikte ama Z’nin parasıyla yaşıyor. Y, V’den bir çocuğu olan W’yi destekliyor. V Şikago’ya taşınmak istiyor ama çocuğu W ile New York’ta yaşıyor. W’de hareket edemiyor çünkü o da çocuğu annesi T ile birlikte New York’ta yaşayan U ile bir ilişki yaşıyor. T U’dan para alıyor, W Y’den kendisi için, V’den çocukları için para alıyor ve X Z’den para alıyor. X ve Y’nin birlikte çocukları yok, V çocuğunu çok nadir görüyor ama destekliyor. U W’nin çocuğuyla yaşıyor, ama desteklemiyor.



Sıkıcı Arkadaşlar

(Toplu Öyküleri- Samuel Johson is Indignant -2001)

Sadece dört sıkıcı insan tanıyoruz. Kalan arkadaşlarımız oldukça ilginç. Ancak ilginç olduğunu düşündüğümüz arkadaşlarımızın çoğu bizi sıkıcı buluyor. En ilginçler aynı zamanda bizi en çok sıkıcı bulanlar. Ortalarda bulunan ve karşılıklı çıkarlarımızın olduğu birkaç kişiye güvenmiyoruz. Her an, onların bizim için ya da bizim onlar için fazla ilgi çekici olduklarını/olduklarımızı düşünebiliriz.

Duyular– Lydia Davis

(Toplu Öyküleri- Samuel Johson is Indignant -2001)


Duyular

(Toplu Öyküleri- Samuel Johson is Indignant -2001)

Çoğu insan beş duyusuna belli bir saygı ve önemle davranır. Gözlerini bir müzeye, burunlarını bir çiçekçiye, ellerini kadife ve ipek satan bir kumaş mağazasına götürür, kulaklarını bir konserle şaşırtır ve ağızlarını restoranla bir yemekle heyecanlandırırlar.

Ama birçok insan duyularını gün geçtikçe daha fazla çalıştırmaya başladı. Bu gazeteyi oku bana hemen, dikkat et burun, yemek yanabilir. Kulaklar! Hemen toparlanın, kapı her an çalabilir.

Duyularının yapacak işleri vardır ve genellikle onları yaparlar- sağırların kulakları ve körlerin gözleri yapamaz.

Duyular yorulurlar da. Bazen, bitmeden çok önce, istifa ediyorum derler, benden bu kadar.

Ve sonra insan dünya ile karşılaşmaya daha az hazır olur, evde daha fazla zaman geçirir, devam etmesi gerekiyorsa da ihtiyacı olan şeylerin bir kısmından mahrum kalır.

Peki ya hepsi terk ederse, karanlıkta, sessiz, uyuşuk ellerle, ağzı burun delikleri bomboş bir halde yapayalnız kalırsa? Kendi kendine sorar, acaba hatalı mı davrandım onlara karşı, iyi vakit geçirtemedim mi?




Öyküler: Lydia Davis


Çeviri: Erhan Özdemir

0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page