Öykü yazmaya ne zaman, nasıl başladınız?
Yaklaşık yirmi yıl önce sanırım, üniversitedeyken. Şiirle öykü arasında gidip geliyordum hep. Sonra mektup tarzında metinler yazdım bir süre. Son yedi-sekiz yılda öykü okumalarım yoğunlaşınca öykü yazma serüvenim de yeniden başladı, daha doğrusu eskiye nazaran yoğunlaştı.
Öykü türünü seçmede özel bir nedeniniz var mı? Öykü yazmanın kolay olduğunu düşünüyor musunuz?
Hiçbir edebi metnin yazım sürecinin kolay olduğunu düşünmüyorum açıkçası. Zaman ve emek ister her tür. Neden öyküyü seçtiğime gelirsek, sanırım koşullar, okumalarım ve de anlatmak istediklerimi çoğunlukla öyküyle veya şiirle anlatmayı sevdiğim için öyküyü seçtim. Benim uzun, çok uzun yazmak için ne yeterince vaktim oldu ne de imkânım. Telefonumun not defterine düştüğüm notlar, taslaklar bazen öyküye bazen şiire dönüşür, bazen biriyken diğeri oluverir, sonra tekrar tekrar okurum, sanırım oldu, dediğimde öylece kalır. Belki de metinlerim kendi türünü seçiyor.☺
İlk öykünüzün yayımlanma macerasını anlatır mısınız? Yayımlandığını gördüğünüzde neler hissetmiştiniz?
İlk öykülerim Oggito Öykü’de yayımlandı. Elbette heyecanlandım. Farklı okurlardan farklı öykülere dair geri bildirimler alınca ayrı bir sevinç duydum.
Öykülerinizden dosya oluşturma fikri nasıl oluştu? Dosyanızı oluştururken nelere dikkat ettiniz? Belirli bir tema üstünden mi ilerlediniz yoksa farklı temaların oluşturduğu bir bütünü mü tercih ettiniz?
Belirli bir tema üzerinden ilerlemedim. Bir şekilde kafamı meşgul eden, içinde debelenip durduğum ve duygusal anlamda boğuştuğum birtakım soru(n)ları okura da bulaştırmak istedim açıkçası. Bunu ne derece yapabildiğimi zaman ve okur geri bildirimleri gösterecek elbette.
Kitap yayımlamak oldukça meşakkatli bir iş. Dosyanız okunmayabilir, okunsa bile uzun süre bekletilebilir, bekletilse bile birçok etmenden dolayı yayımlanamayabilir. Bütün bu durumlar gözünüzü korkuttu mu?
Bahsettiğiniz bütün sorunları yaşadım, hem de defalarca. Hâlâ dosyamın okunup okunmadığını bilmediğim yayınevleri var mesela. Eser sahiplerine iki satır yazmaktan aciz yayınevleri. Vaktinde yanıt verenler bir elin parmaklarını geçmez emin olabilirsiniz. Benim hem şiir hem öykü dosyam sanırım onun üzerinde ret almıştır. Gelmeyen yanıtları da ret hanesine yazıyorum. Sadece bir yayınevi bir dosyamı gerekçesiyle birlikte reddetti. Bir tanesi dosyayı beğendi ama pandemi vurunca ekonomik sıkıntılardan dolayı yayımlayamadı. Bir tanesi, Kültür Bakanlığı desteğine rağmen yayımlamadı. Ama hiçbir ret beni yolumdan etmedi. Elbette üzüldüm, dosya gönderip beklemekten yoruldum ama aldığım her ret beni bir adım öne taşıdı ki şu an sizinle bu soruşturmayı yapabiliyorum.☺ Velhasılıkelam kitap yayımlama süreci de başlı başına bir kitap konusu.
Çok fazla yayınevi var. Yayınevini belirlerken nelere dikkat ettiniz? Hedefinizde bir yayınevi var mıydı?
Açıkçası şu yayınevinden çıksa kitabım iyi olur, dediğim yayınevlerinden yanıt alamadım. Sonunda KDY’de karar kıldım. Böylece kitabın mizanpajından tutun da kapak tasarımına kadar her şeyiyle ilgilendim. Hayatımda kullanmadığım programları kullandım, ötesi var mı.☺
Öykü yazmaya yeni başlayanlar için önerileriniz nelerdir? Yola çıkmadan önce çantalarına neler koymalarını isterdiniz?
Önerilerden ziyade kendi yazma serüvenime dair birkaç şey söylemek kanımca daha doğru olur. İşine yarayan kullanır, işine yaramayan çöpe atar ve kendi yolunu bulur. Öncelikle yazdığım türde benden öncekiler neler yazmış, benimle aynı çağda yaşayanlar neler yazıyor, bunları merak edip okurum. Bana çok şey katar. Bir öykü fikrine kapılmamla bitişi arasındaki süreyi kestirmek mümkün değil ama kesinlikle bir demlenme süresi var. Bu bazen birkaç hafta, bazen birkaç ay, bazen birkaç yıl da olabiliyor. Bir metni ikinci bir gözün okuması çok kıymetli. Açıkçası ben bütün öykülerim için bu imkânı bulamadım. Birkaç öykümü birkaç dostum okudu. Faydalandım onlardan. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ayrıca yazmak sadece yetenek işi değil, emek işidir de. Yazmak, okudukça ve yazdıkça geliştirilebilir diye düşünüyorum. Evet ilk kitaplarım yayımlandı ama çeyrek asırdan fazla bir süredir yazıyorum ve okuyorum, hem edebiyat hem edebiyat dışı.
İshak Edebiyat okurlarına, emekçilerine selam ve sevgiler…