İshak İlk Kitap Soruşturması- Nagihan Dermancı
- İshakEdebiyat

- 7 Eki
- 2 dakikada okunur
1. Öykü yazmaya ne zaman, nasıl başladınız?
Öykü yazmaya pandemi döneminde başladım. Fakat yazmak hep vardı. Hayatımın her döneminde günlüğüm vardı mesela. Sevindikçe yazdım, üzüldükçe yazdım… Üniversite yıllarımda (Türkiye’nin en kalabalık kız yurdunda kaldım) arkadaşlarımın ricası üzerine tanımadığım insanlar için yıllık yazıları yazdım:) Sevdiğim insanlara zaman zaman mektuplar yazardım. Özel okul öğretmeniyim, açılışlarda protokol konuşmaları yazdım. Özel günlere programlar yazdım. Daha sonra okuduklarım, dinlediklerim, izlediklerim, tanıklık ettiklerim birikti, taştı ve o taşkın öykülere dönüştü.

2. Öykü türünü seçmede özel bir nedeniniz var mı? Öykü yazmanın kolay olduğunu düşünüyor musunuz?
Öykü türünü çok seviyorum. Kısa bir solukta derin bir zamana tanıklık etmek gibi. Kısa, derin ve yoğun bir tür öykü. “Kolay” kelimesi bana öykü için hiç uygun gelmiyor; kısa olması öykü yazmayı zorlaştırıyor. Kelimelerin üzerinde çok düşünmek gerekiyor ve bu tür fazlalığı kabul etmediği için çok çalışmak gerekiyor.
3. İlk öykünüzün yayımlanma macerasını anlatır mısınız? Yayımlandığını gördüğünüzde neler hissetmiştiniz?
İlk öykümün kabul edildiğine dair maili gördüğümde oturduğum koltukta hoplamıştım. Çok mutlu oldum. Hem sevindim hem heyecanlandım. Ulusal bir dergiydi. Umutlarımın yeşerdiğini hatırlıyorum. İlk öykümün yayımlanması bana cesaret verdi sırtımı sıvazladı sanki bir el ve “Hadi” dedi.
4. Öykülerinizden dosya oluşturma fikri nasıl oluştu? Dosyanızı oluştururken nelere dikkat ettiniz? Belirli bir tema üstünden mi ilerlediniz yoksa farklı temaların oluşturduğu bir bütünü mü tercih ettiniz?
Öykülerim birikmişti. Her biri birbirinden çok farklı görünse de aralarında görünmez bağlar vardı. Dosyaya çok güvendiğim bir editörle çalışmak istedim ve Hakan Sarıpolat ile tek tek öykülere çalışmaya başladık. Dosya bir hayli toparlanmıştı ki Seyhan Livaneli öykü yarışmasından birincilik ödülü alınca kitap süreci hızlandı.

5. Kitap yayımlamak oldukça meşakkatli bir iş. Dosyanız okunmayabilir, okunsa bile uzun süre bekletilebilir, bekletilse bile birçok etmenden dolayı yayımlanamayabilir. Bütün bu durumlar gözünüzü korkuttu mu?
Seyhan Livaneli öykü yarışmasının ödülü kitabın basılmasıydı. O nedenle o meşakkatli süreci yaşamadım. Yarışmanın ardından dosya bir bütün halinde bir de Zafer Köse tarafından değerlendirildi. Ve kitap Eksik Parça Yayınlarından çıktı. Vesilenizle emeği geçen herkese teşekkür ederim.
6. Öykü yazmaya yeni başlayanlar için önerileriniz nelerdir? Yola çıkmadan önce çantalarına neler koymalarını isterdiniz?
Önce okumak, sonra yazmak… Ama acele etmeden, öykülerin demlenmesine izin vererek. Hayatın içinden öykü çıkarmak için hayatı dinlemeyi öğrenmek gerekiyor. İyi öykü görmeyi ve dinlemeyi bilmekten geçiyor. İlk kitabın telaşını, heyecanını yaşarken yanımda olan İshak Edebiyat’a gönülden teşekkürler.




Yorumlar